Velilere Öneriler (Ev Ödevleri)EV ÖDEVLERİNİN ÖNEMİ Ev ödevlerinin öğretmen için önemi: Okulda verilen bilgilerin çocuklar tarafından alınıp alınmadığının kontrol edilmesini; Okulda verilen bilgilerin evde tekrar edilip, pekiştirilmesini; Çocukların sorumluluk alma, verilen görevi tamamlama, planlama yapma becerilerini geliştirmeyi ve öğretmenin çocuğu bu bakımdan tanımasını; Okulda verilen bilgilerin gerçek yaşamlarında kullanılarak kalıcı hale gelmesini; Araştırma yapma, bilgiye ulaşma yollarını öğrenme, edinilen bilgileri bütünleştirebilme gibi becerileri geliştirmeyi sağlar.
Ev ödevlerinin anababa açısından önemi: Ev ödevleri, okulla ev arasında bağlantıyı sağlayan önemli bir araçtır. Çocuğun eğitiminin nasıl gittiği hakkında bilgi verir. Çocuğun sorumluluk alma, zamanı iyi kullanma gibi becerilerinin gelişimini gösterir. Anababanın çocuğun eğitimine önem verdiklerini göstermelerini ve ilgilenmelerini sağlayan bir araçtır.
Ev ödevlerinin çocuklar için önemi: Okulda edinilen bilgi ve becerilerin tekrarı ve pekiştirilmesini; Okuma, yazma, aritmetik gibi temel akademik becerilerin gelişmesini; Sorumluluk alma, bir işe başlayabilme ve sürdürebilme, zamanı kullanma gibi önemli becerilerin gelişmesini; Araştırma yapma, bilgi toplama ve bu bilgileri bütünleştirebilme becerilerinin gelişmesini; Okulda edinilen bilgilerin gerçek yaşamda kullanılması yoluyla öğrenme motivasyonu sağlar. ÖDEV SİSTEMİ: Ödev sistemi, anne baba, öğretmen ve çocuktan oluşan üçlü bir sistemdir. Bu üçlüden herhangi birinin görevini tam olarak yapmaması durumunda sorun çıkar. Bu nedenle ev ödevleri sorunlarına yaklaşırken sistemin her bir parçası ayrı ayrı gözden geçirilmelidir. DENGELİ ÖDEV İÇİN: Ödevi tam ve doğru olarak almak. Ödev için uygun bir zaman belirlemek. Ödevin tam olarak anlaşıldığından emin olmak. Ödev için gerekli malzemeyi almak .Ödev için uygun yer belirlemek .Gerekli materyali sağlamak. Ödeve belirlenen saatte başlamak. Gerekli malzemeyi sağlamak. Motive edici olmak .Ödevi belirlenen sürede bitirmek. Sınırlı bir yönlendirme ve yardım vermek. Ödevleri kontrol etmek. Ödevi zamanında teslim etmek. Motive edici olmak . Ödevin yapılıp yapılmadığını kontrol etmek. Anababaların ev ödevleri konusunda uygun olmayan tutumları: Ödevi sık sık sorgulamak, hatırlatmak. Alınmayan ödevleri telefonla başkalarından öğrenmeyi kabullenmek. Ödev yaparken sürekli çocuğun yanında olmak. Her aşamasında ödeve müdahale etmek, daha mükemmel olmasını istemek. Güzel olmayan yazıları sildirip, tekrar yazdırmak. Ödevlerle hiç ilgilenmemek, kontrol etmemek. Sorumluluğu tamamen öğretmene ve çocuğa bırakmak. Ödev yapılmadığında uzun nutuklar çekmek, aşırı tepki göstermek ama net sonuçlar uygulamamak. Ödev konusunda sorunlar yaşayan çocukların anababaları, devamlı hatırlatma, söylenme, ikna etmeye çalışma, ödüllendirme, tehdit etme, azarlama hatta şiddet uygulama gibi yöntemleri deneyerek ödevin yapılmasını sağlarlar. Sonuçta ödevi düşünme, hatırlatma, yaptırma sorumluluğunu anababa üstlenmiş, çocuk sadece anababaya eşlik etmiş olur. O günün ödevi yapılmış bile olsa, ertesi gün çocuk yine anababanın hatırlatmasını, yanında oturmasını ve ödevini yaptırmasını bekleyecektir. Bu şekilde başlayan bir ödev sistemi anababa tutumunu değiştirmediği sürece devam eder. Çocuk hiç bir zaman “Ben bugün ödev yapmaya kendiliğimden başlayayım, yalnız başıma yapayım.” demeyecektir. Asıl önemli olan ödevin yapılmış olması değil, çocuğun ödev sorumluluğunu kazanmasıdır. SİSTEMİ DENGELEMEK Sistemi dengeye oturtmak için atılması gereken ilk adım çocuk yetiştirmenin temel ilkelerini gözden geçirmektir. Çocuğuyla sağlıklı iletişim kuramayan, ona empatik yaklaşamayan, sevgisini göstermeyen, kural, sınır koyamayan bir anababanın ödevler konusunda hangi yaklaşımı uygularsa uygulasın, başarıya ulaşması zordur. Burada sunulacak olan ödev sistemi anababa çocuk ve öğretmen arasında olumlu ve güvene dayanan bir ilişki temeline oturmaktadır. Çocukla İşbirliği Yapmak: Anababa ve öğretmenlerin çeşitli sorunlar karşısında en sık yaptığı hata, kendi kendilerine çeşitli çözümler üretip, anlık kararlar verip bu kararlara çocuğun uymasını beklemektir. Ev ödevleri çocuğu doğrudan ilgilendiren bir konu olduğundan izlenecek yol konusunda çocukla işbirliği yapılmalı, ona çözümler üretmek konusunda sorumluluk verilmelidir. Dengeli bir sistemde anne babanın görevleri: Çocukla birlikte ödevler için uygun zaman belirlemek. Çocukla birlikte, ödev için uygun yer belirlemek. Gerekli malzemeleri sağlamak. Sınırlı bir yönlendirme ve yardım sağlamak. Kararlı ve tutarlı olmak. Uyumsuzluk durumunda mantıksal sonuçlar sunmak ve bu kararları uygulamak. ÖDEV ZAMANINI BELİRLEMEK Ödevin ne zaman yapılacağına o gün karar verilmemeli, mutlaka önceden hazırlanmış bir program içinde ödev saati önceden belirlenmiş olmalıdır. “Bazen ödevlerini yetiştirememenin nedeni zamansızlık oluyor. Bu sorunu çözmek için Günlük Ödev Saati belirleyeceğiz. Her gün ödevini tam ne zaman yapacağını bileceksin, bu süre içinde başka bir şeyle ilgilenmemeni sadece ödev yapmanı istiyorum” Ödev Saati: Çocuk dinlenmiş ve yemek yeme gibi gereksinimleri karşılanmış olmalıdır. Tutarlı ve sabit bir zaman olmalıdır. Erken bir saat seçilmelidir. Ödevler bittikten sonra çocuğa kendisi için ayırabileceği bir zaman kalmalıdır. Ödev zamanı yatmadan hemen önce olursa ödevi yapmama durumunda çocuğa mantıksal sonuç uygulamak imkansız olur. Ödev süresi belirli olmalı, yani başlangıç saati belli olduğu gibi bitiş saati de belli olmalıdır. Ödev süresi çocuğun yaşına ve dikkat süresine göre belirlenmeli ve 2-3 parçaya bölünmelidir. Sınıf düzeyine göre ödev süresinin ne kadar olması gerektiği konusunda yaklaşımlar vardır. 6. sınıftan itibaren ödev yapma sürelerine ayrıca ders tekrar etme ve çalışma süresinin eklenmesi gerekmektedir. Bu konuda anababalar çocuklarıyla baştan konuşup, ödev yapma ve ders çalışma sürelerini ayrı ayrı belirlenmesini sağlamalıdırlar. Ödev saatinde çocuğun ödev yapmaya başlayıp başlamadığı kontrol edilir. Ödev zamanından erken bitse bile o sürenin kalanı çalışmakla ya da tekrar etmekle geçirilmelidir. Bu yaklaşım özellikle aceleyle ve özensiz yapılan ödevler için faydalıdır. Ödev zamanı konusunda çocukla konuşurken yukarıdaki koşullara uyan seçenekler sunulabilir: “Ödev saatinin geldiğini sana ben mi hatırlatayım, saat mi kuralım ?” “Ödev saatin 17:00 mi 17:30’da mı olsun ?” Çocuk bu seçeneklerden birisine karar verdikten sonra bu karar bir hafta kadar denenir. Bir haftanın sonunda “Konuştuğumuz sistem nasıl gidiyor ? Aldığımız kararlar işe yarıyor mu ?” sorularının yanıtları aranır. Aksama varsa yeni çözümler üretilir ve yeni kararlar alınır. İstenilen sonuca ulaşılana kadar bu uygulamalara devam edilir. ÖDEV YERİ BELİRLEMEK Ödev için en uygun yer diğer kişilerden ayrı, sessiz ve dağınık olmayan bir ortamdır. Evde uygun bir köşe çocuğun çalışma köşesi olarak düzenlenir: İyi aydınlanan, rahat ve sakin bir köşe gereklidir. Tamamen sessiz olması gerekmez. Bazı çocuklar tamamen sessiz ortamlarda dikkatlerini toplayamadıklarını ifade etmektedirler. Dikkati dağıtmayacak türde bir müzik kullanılabilir. Ödevlerin masa başında yapılması önemlidir. Odanın diğer bölümleri dağınık olsa bile çalışma masasının üstünün olabildiğince boş ve düzenli olması yeterlidir. Televizyon karşısında ya da bilgisayarın açık olduğu bir ortamda ödeve konsantre olmak zordur. Ödev saati süresince bu aletler kapalı tutulmalıdır. Çocuğun çalışma köşesini benimsemesini, sahiplenmesini sağlayacak düzenlemeler yapılabilir. Ödev yerinin önemi çocukla konuşulmalı: “Ödevini yaparken dikkatini yoğunlaştırman ve düşünebilmen gerekiyor. Eğer çevrede gürültü olursa ve dikkatini dağıtan şeyler olursa ödevini iyi yapamazsın. Ben bunu sağlamak için elimden geleni yapacağım ve senin de elinden gelenin en iyisini yapacağına inanıyorum. Ödev saatinde çalışma köşende olmaya ve ödevini bitirene kadar orada kalmaya özen göstermeni bekliyorum. ” Çeşitli Yaşlar İçin Önerilen Ödev Köşeleri: 5-8 YAŞ: Çalışma köşesi birlikte seçilir. Bu köşe anababanın bulunduğu yere yakın olursa, ihtiyacı olduğunda hemen yanına gidilebilir. 9-11 YAŞ: Uygun köşe için yardımcı olunur ama karar verme şansı tanınır. Bu yaşlarda yerde ya da yatakta çalışmaya bayılırlar, bunun uygun olmadığını belirtin. 11 YAŞ ve sonrası: Kendisi karar vermelidir ama anababanın bunun uygun bir ortam olup olmadığını denetleme hakkı vardır. ÖDEV KUTUSU (ACİL YARDIM KUTUSU) Ödevler sırasında gerekli olabilecek tüm malzemelerin depolandığı bir kutu oluşturulabilir. “Ödev saatini kalem kağıt gibi şeyleri arayarak geçirdiğinde canın sıkılıyor, zaman kaybediyorsun. Bunun için gerekli olabilecek tüm şeyleri koyacağın bir kutu oluşturacağız, bunlar sadece sana ait olacak ve sadece ödevler yapılırken kullanacaksın. Zaman zaman kutuyu birlikte kontrol edip eksiklerini tamamlayabiliriz.”
ÇOCUK ÖDEVİNİ KENDİSİ YAPMALI Çocuklar için, ödevlerini bir erişkinin yardımıyla yapmaktan, kendi başına yapabilmeye geçmek önemli bir gelişim aşamasıdır. Bu gelişimin olabildiğince erken sağlanabilmesi için ev ödevlerinin en önemli işlevinin bağımsız çalışabilme, bilgiye ulaşabilme ve sorumluluk becerilerinin gelişmesi olduğu unutulmamalıdır. Çocuğun ödevlerini kendi başına yapması, anababanın bu konuda hiç sorumluluk almaması anlamına gelmemelidir. Anababanın ödevlere önem vermesi, izlemesi, kontrol etmesi ve cesaretlendirici olması bu becerilerin gelişimi için önemlidir. Başlangıçta çocuk daha yakın bir izleme ve daha fazla yardıma gereksinim duyacaktır. Anababa ödev süresince çocuğun yanında oturup yanıtları vermek ya da hataları düzeltmek yerine araştırma, karar verebilme, plan yapabilme becerilerini geliştirecek fırsatlar tanımalıdır. Çocuk ödevlerini kendi başına yapamadığını söylüyor ve anababadan yardım istiyorsa önce bunun nedenleri araştırılmalıdır. Kendi başına ödev yapmayı sağlamak için uygulanması gereken yaklaşımlar bu nedenlere göre değişecektir. Olası nedenler: Verilen ödev çocuğun kapasitesinin üzerinde olabilir. Ödevin nasıl yapılacağı öğretmen tarafından yeterince açıklanmamıştır. Çocuğun kendine güveni yoktur. Her aşamada kontrol ve onay beklemektedir. Yalnız başına kaldığında yaptığı işi sürdürmekte zorluk çekmektedir. Ödevleri anababa ile birlikte yapmaya alıştığı için kendi başına yapamamaktadır. Çocuk ödevi anababayla birlikte yapmayı onlarla baş başa olma fırsatı olarak görmektedir. Belki de bu nedenlerden birkaçı söz konusudur. Çocuğa ödevlerin asıl amacının verilen bir işin sorumluluğunu üstlenme ve onu kendi başına yapabilme becerilerini geliştirmek olduğu açıklanmalıdır. Bu konuda öğretmenin de çocuklarla konuşması önemlidir. Öğretmen ödevi verirken çocuğun yapabileceği türden ödevler vermeye özen gösterir ve kendi başına yapmaları gerektiğini vurgularsa çocuk bunu en baştan öğrenecektir. Çocuk ödevi anababa ile birlikte yapmaya alışmış ve her adımda onay bekliyorsa aşamalı bir şekilde yavaş yavaş bu sistem değiştirilebilir. Önce her üç soruda bir kontrol yapılır, sonra beş soruda bir çocuğun yanına gidilir. Çocuğun yaşına ve toplam ödev süresine göre ödevler 2-3 parçaya bölünerek tamamlanabilir. Her bir bölümün süresi 10-15 dakika arasındadır. Ödev üç parçaya bölündüyse ilk 15 dakika için yapılacak olan ödevler belirlenir. Çocuğun yanından ayrılırken sadece belirlenen kısmı tamamlaması istenir ve 15 dakikanın bitiminde yanına gelip yapılan kısmın kontrol edileceği bildirilir. Sürenin sonunda anababa çocuğun yanına gidip verilen kısmı yapıp yapmadığını kontrol eder. Yapılmamışsa sorunun ne olduğunu konuşulur. Yapılmışsa çocuk olumlu mesajlarla desteklenir ve ikinci 15 dakika için yapılacak olan kısım belirlenir. İlk 15 dakikanın sonunda çocuğun yorgun ya da isteksiz olduğu gözlemlenirse ikinci bölüme başlamadan önce 10 dakikalık kısa bir ara verilebilir. Ödevinin miktarına göre ödevler 3-4 bölüme ayrılarak tamamlanabilir. ÖDEVLERİN KONTROLÜ Ödevlerin kontrolü tümünün yapılmış olup olmadığı ve hem de yanlışların düzeltilmesi açısından çok önemlidir. Ödevlerdeki yanlışlar, düzeltilmezse yanlış öğrenmeye neden olurlar. Anababa çocuğun kendi başına ödev yapabilme durumuna göre, ödev süresinin bitiminde ya da her on beş-yirmi dakikada bir çocuğun yaptığı ödevleri kontrol etmelidir. Yanlışları düzeltmek temelde anababanın görevi olmamalıdır. Anababa bütün yanlışları düzeltirse öğretmen çocuğun hatalarını göremez, her şeyi doğru öğrettiğini düşünebilir. İdeal olan yol, ödev kontrolünün ve düzeltmelerin öğretmen tarafından yapılmasıdır. Ancak öğrenci sayısının çok olması, müfredat programının yoğunluğu gibi nedenlerle öğretmenler ödevleri kontrol edemediklerini ifade etmektedirler. Böyle bir durum söz konusu ise anababa ve öğretmen bu konuyu konuşup, uygun bir çözüm üretmelidir. Anababa ödevdeki yanlışların altını kırmızı kalemle işaretleyip, çocuğun düzeltmesine fırsat tanıyabilir. Çocuk düzeltemiyorsa ve öğretmen de ödev kontrolünü titizlikle yapamıyorsa, anababa çocukla birlikte düzeltmeleri yapmalıdır. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, yanlışları düzeltmek için ödev süresinin fazla uzatılmamasıdır. Hem çocuk daha fazla dikkatini veremez hem de bir sonraki gün ödeve başlamakta isteksiz davranır. Ödevdeki hataların nedeninin çocuğun o konuyu iyi öğrenememesi olduğu düşünülüyorsa “Bu konuyu öğretmenine tekrar sor, bazı yerlerini tam olarak anlamadığını görüyorum” denilebilir. Anababa çocuğun asıl öğretmeni olmadığını unutmamalıdır. Bazen anababanın öğretme yolu ile öğretmenin gösterdikleri arasında farklılıklar olabilir. Bu da çocuğun kafasını karıştırabilir. ÖDEVLER KONUSUNDA ÇOCUĞU CESARETLENDİRMEK Ödevler konusunda anababanın destekleyici ve cesaretlendirici tutumu çok önemlidir. Anababanın ödev sorumluluğunu çocuğa bırakması, ödevlerle hiç ilgilenmemesi anlamına gelmez. Anababa ödevlerin tam olarak alınması ve yapılması konusunda takipçi olup, çocukla birlikte kurallar belirlerken, bir yandan da övgü ve cesaretlendirmeye önem vermelidir. Çocuğu motive etmek için çeşitli yollar: Yaptığı ödevlere övgü dolu notlar yazın : “Çok iyi gidiyorsun, seninle gurur duyuyorum.” “Ezgi sen bir ödev kahramanısın.” gibi En beğendiği , en çok gurur duyduğu ödevi bir yere asarak sergileyin. Uzm. Dr. Özlem Sürücü |
7633 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |